Bilgisayarına saldırıda bulunulan çok sayıdaki bilgisayar kullanıcısı; geçmişteki virüs, solucan ve trojan saldırılarına maruz kaldı. Aynı zamanda kitle iletişim araçları; siber tehlikeler ve virüs kodlayıcılarının soruşturmalarını sık bir şekilde raporlayarak önemli bir görev üstlendi.
Bununla beraber kötü niyetli yazılımlar, yeni türememiştir. İlk bilgisayarlar, virüsler tarafından saldırıya uğramamış olmalarına rağmen bu, onların potansiyel olarak saldırıya açık olmadığı anlamına gelmiyordu. Basit bir şekilde açıklayacak olursak, bilişim teknolojisi daha gelişmiş düzeye ulaşmadığı zamanlarda, yeterince insan, bilgisayar sistemlerinin zararlı amaçlar için kullanılmasını anlayamamışlardı.
Ama bir kere bilgisayarların biraz yaygınlaşması, problemlerin başlamasına neden oldu. Virüsler, ARPANET (Amerikan Gelişmiş Savunma Araştırmaları Dairesi (Advanced Research Projects Agency Network, yeni adıyla DARPA; Defence Advanced Research Projects Agency) için geliştirilmiş bir bilgisayar ağı ve ilk geniş alan ağı olan ARPANET 1960’lı yılların ortasında askeri amaçlarla ortaya çıktı. Araştırma ve araştırmacıları birbirine bağlamak amacıyla geliştirilen ARPANET, daha sonraları İnternet’in gelişmesine yol açan TCP/IP protokolünün ortaya çıkmasını sağlamıştır.) gibi bazı görevler için kullanılan ağlarda, virüslerin hızla artmasına neden olacak özellikte sonuçlanan bir şekilde görülmeye başlanmıştır. Birçok bilgisayar kullanıcısı, bilgisayarlara erişimi başarmıştı. Çünkü onlar, makinelerin nasıl çalıştığını öğrenebildiler. Ve bazıları da kaçınılmaz bir şekilde bilgilerini kötü niyetli amaçlar için kullandılar.
Teknoloji yavaş yavaş gelişti, aynı zamanda virüsler de… 20 yıl esnasında bilgisayarların değiştiğine tanık olduk. Şu anda floppy disklerden önyüklenen ve son derece sınırlı olan makineler; muazzam miktardaki veriyi anında gönderen, yüzlerce ve hatta binlerce adrese e-posta ileten, sinema filmlerini, müzikleri ve interatif web sitelerini barındıran çok güçlü sistemlerdir. Ve virüs kodlayıcıları ilerlemelerini bu değişiklikler ile yapmıştır.
1980’lerdeki virüsler çeşitli işletim sistemlerini ve ağları hedef alırken, günümüzdeki birçok virüs, kullanımı en yaygın olan Microsoft Windows’taki bazı saldırıya açık olan noktaları kullanacak şekilde kodlanmıştır. Saldırıya uğrayabilecek şekilde zayıf noktaları olan bilgisayar kullanıcıları, aktif olarak virüs kodlayıcılar tarafından kullanılmaktadır. İlk kötü niyetli programlar, bilgisayarın beklenmeyen şekilde davranmasına neden olarak kullanıcıları şaşırtabilirdi. Bununla beraber 1990larda görülmeye başlanan ve tehlike oluşturan virüsler, banka hesap detayları ve şifreleri gibi kişiye özel ve gizli kalması gereken bilgileri çalmak için kullanılır.
Bu sebeplerden dolayı, kötü niyetli programlar beraberinde büyük işleri de getirmiştir. Çağdaş tehlikelerin anlaşılması, bilgisayar güvenliği için hayati önem taşımaktadır. Bu bölüm, kötü yazılımların(malware) evrimi ile ilgili bilgiler vermektedir. Bazı tarihsel meraklara, kısa bir bakış imkânı sunmaktadır ve günümüzün siber tehlikelerinin kökenini anlamamıza yardımcı olmak için bir taslak sunmaktadır.
Kaynak: http://www.viruslist.com/en/viruses/encyclopedia?chapter=153280684
Çeviri: Serdar BARAKLI